KADİR BİLE İNANMAZ

İyi bir hafta geçirmenizi dileyerek bu haftanın ilk yazısına başlayayım.

Geçtiğimiz hafta yazmıştım, Döşemealtı’nda el birliği ile iş insanı İsmail Tosun’un nasıl borçlandırıp, nasıl batırılıp, intihar ettirilip, nasıl mallarının kendi aralarında pay edilmesini yazmıştım.

Elbette orada özellikle eski Karaveliler belediye başkanı ve kardeşleri olmak üzere kimler kimler 1 milyon lira verip, 10 milyon lira söke söke almışlar. Şimdi hesap zamanı geldiğinde ise hepsi ayrı ayrı bahanelerini sıralayanları bir görseniz insanlığınızdan utanır, tiksinirsiniz.

Bu arada ben Bakkallar Odası Başkanı Şahin Aba’nın ifadelerini okuyorum. Okuduğum her satırda ağzımdan her defasında istemsizce ‘Aaaaa, aaa, yuh artık’ sözleri çıkıyor.

Polis; Şahin Aba’nın hesap hareketlerini inceliyor ya. . “Ona arsa sattım onun parası, buna araba sattım bunun parası” diyor. Polis bazı yerlerde verdiği cevapların saçmalığını kendisine göstermek için “Böyle böyle yapmışsın, bu hayatın olağan akışına uygun mudur? Diye soruyor.

Şahin Aba bu sefer kaçacak yeri kalmadığı için mecburen “Uygun değildir” diye bir de kendi kendisi yalanlayan cevaplar veriyor.

Ya madem öyle uydurma kardeşim. Çırpındıkça batmış ifadelerinde.

Bir yerinde ben artık kahkahamı tutamadım. Hatice K. İsimli bir kadını icraya vermiş Şahin Aba. .

Ama aralarında ne ticaret var, ne kadın öyle borç alacak birisi değil!

Soruyorlar “5. İcra Dairesi 641 esas ile Hatice K.’yı alacağın olduğu gerekçesiyle icraya vermişsin. Bu alacağı nereden kaynaklanıyor?” diye

Aba’dan cevap, “Bana sorulan Hatice K. Şahıs hakkında başlatılan icra takip dosyası hakkında bilgi sahibi oldum. Kendi benim eski eşim olur. Evlilik sürecinde kendi aramızda sözleşme yaptık. Kendisinden ayrılınca kızgınlıkla icra takibi yaptım. Tefe ile alakası yoktur” diyor.

Adam eski karısını bile icraya vermiş yahu!

Soru şu olmalıydı aslında. Hatice K. İle kendi aranızda evlilik sözleşmesi yaptıysanız eğer, sözleşmeye “Şahin Aba ne olur benimle evlen. Eğer senden ayrılırsam sana şu kadar tazminat vereceğim” deyip; Şahin Aba’ya senet mi imzalamış?

Ne adammış ya hu!

“Hımmm, sen beni terk edersin ha” deyip koşup gidip sözleşme gereği verilen seneti icraya koymuş!

Helal olsun delikanlı adammış

Aklıma dünyaca ünlü Michael Douglas ve Catherine Zeta-Jones çiftinin evlilik sözleşmesi geldi. Çiftin anlaşmasına göre, Zeta-Jones aldatırsa 2,8 milyon dolar ve Douglas'ın aldatması durumunda 5 milyon dolar ödeyecekti.

Şahin Aba- Michael Douglas ve Hatice K. İle Catherine Zeta-Jones’in görselleri hafızamda canlandı. Bir anda kendi kendime gülmeye başladım. Başkası görse kendi kendime güldüğümü deli derler valla.

Ama benim bir yerde kafam karıştı

Sonra Aba’nın sayfalar tutan ifadesi takıldı kafama.

Tekrar ifadenin başına döndüm. Hayatıyla ilgili ifadesinde Şahin Aba, ilk okulu bitirdiğini, askerliğini yapıp, 1998 yılında Kezban Aba ile evlendiğini söylüyor. Ne ara kendi eşinden boşanıp, Hatice K. İle evlendi? Veya Hatice K.’dan ne zaman boşanıp Kezban Aba ile evlendi?

Bilemem ama tahminimce, günahı boynuna adam kendisine metres tutmuş, metresinden artık hangi gerekçeyle olduğu bilinmez senet almış. Anladığım kadarıyla terk edilince de kadını icraya vermiş.

Daha önce yazdım ya, Şahin Aba ifadesinde belli bir ciroya ulaştığı zaman bakkallar odası başkanlığından düşmesi gerekiyor ya, adam o cironun altında göstermek için faturasız mal-alıp sattığını söylüyor.

Yani devleti nasıl dolandırdığını, nasıl vergi kaçırdığını açık açık itiraf etmiş.

Ha dosyanın içinden bir de Şoförler Odası Başkanı Mehmet Ali Alkan’ın prensi ve geçtiğimiz günlerde Akdeniz Esnaf ve Kefalet Kooperatif sözde başkanlığını hediye ettiği Onur Ulum da çıktı.

Onur Ulum da güya İsmail Tosun’a 4 adet araç satışı yapmış, bunun karşılığında 5-6 çek verilmiş.

Şahin Aba ifadesinde diyor ki, “İsmail Tosun’a satılan arabalar karşılığında Onur Ulum’a verilen çekler ödenmeyince ben aracı olduğum için Altıntaş’ta bulunan taksi durağımı aracıyla birlikte Onur Ulum’a verdim” diyor.

Ben bu Altıntaş’daki taksi durağı mevzusunu bir yerden hatırlıyorum ama nerden?

Düşünün ki, para için “eski eşim” dediği Hatice K.’yı bile icraya veren Şahin Aba gibi bir adam, ‘satışa aracı oldum’ diye kendisine ait taksi durağını aracıyla birlikte Onur Ulum’a bir kuruş almadan devir etmiş!

Görüntüde alıcı ile satıcıyı bir araya getirmiş. Çekte imzası yok, herhangi bir yerde bir şeyi yor. Onur Ulum’a güya “Ya sizi bir araya ben getirmiştim. Çekler ödenmediyse milyonluk ceremeyi ben çekeyim” demiş.

Buna Kadir bile inanmaz!

Bu arada ifadede güldüğüm bazı yerleri de size anlatayım. Mesela İsmail Tosun intihar ettiğinde Şahin Aba alkollü yakalandığı için cezaevindeymiş!

Sabıkasını soruyorlar: Mehmet Ali Alkan’ın başında olduğu kooperatifte yargılandığı için ceza almış. Ama diğer sabıkasını hatırlamıyormuş!

UYAP Kayıtlarına göre ben söyleyivereyim: “TEFECİLİK, kişilerin huzur ve sükununu bozma, görevi kötüye kullanma, Trafik güvenliğini tehlikeye sokmaktan ceza almış.

Amma bu arada yine tefecilik, dolandırıcılık, zimmet, özel belgede sahtecilik, güveni kötüye kullanma, 3 ayrı konuda tehdit, kasten yaralama suçlarından bolca kaydı ve devam eden davaları var.

NOT 1: Buradan polisin dikkatine bir şey sunayım. Bu dosyada adı geçen tefecilerin neredeyse tamamı, cezaevinde olmayanları hepsi yine aynı faaliyetlerine hız kesmeden devam ediyorlarmış. Konuya bir baksanız iyi olacak gibi.

NOT 2: Son günlerde delege seçim sürecine giren CHP Konyaaltı İlçe’den çok fazla şikayet geliyor.

Sadece bana değil, seçim çalışması yapan partililer sosyal medyadan açık açık yazıp isyan ediyorlar.

Olay şu:

İlçe Başkan adayısınız ve üyeye ulaşmak istiyorsunuz ve kayıtlı iletişim numarasını çeviriyorsunuz. Üyeyi arayan kişilerin karşısına ya İlçe Başkanı Demet Gündüz’ün ya da onun bir yakını olduğu iddia edilen bir başka numara çıkıyor.

Onlarca üye kayıt yapılırken iletişim numarası olarak iki telefon numarası kayıtlara girmiş!

Çok zekice ama bir o kadar da adil olmayan, anti demokratik bir şekilde üyenin iradesine ipotek koymaktır bu.

Kendinize güveniyorsanız neden böyle bir yola başvurdunuz anlamadım.

Demet Gündüz hanımdan hiç beklemediğim bir seçim taktiği değil, adeta hilesidir bu!

Yakışmadı Demet hanım. .