Dün CHP Antalya il kongresi ile yazdığım “Atayıp geçseydiniz” başlıklı yazıya doğal olarak CHP’lilerden gerek yorum yazarak gerek telefonla ve diğer iletişim kanalları ile tepkiler geldi.

Kimisi Nail başkanın, yerel seçimlerdeki muazzam başarısını, destansı bir dille yazmış, kimisi genel merkezin uyumlu çalıştığı il başkanını seçtirmek için çabasının normal olduğunu söylüyor.

Aldım başımın üzerine koydum.

Bundan sonraki bölümde Nail Kamacı’ya laf söylemek gibi bir derdimin olmadığını bilinmesini isterim. Tam tersine Nail Kamacı, göreve geldiği günden bu yana partiyi toparlayıcı bir güç oldu. Ak saçlı ama dinamik şekilde partililerin sözünü dinlediği ağabey konumuna geçti.

Bunu da kayıt altına aldıktan sonra şimdi CHP’li bazı arkadaşların yerel seçimlerde muazzam başarı olarak baktıkları seçimleri inceleyelim isterseniz.

2019 seçimlerinde vatandaşların sandığa gitme oranı yüzde 85, başarı olarak haneye yazılan 2024 seçimlerinde Antalyalıların bir kısmı sandığa gitmemiş. Seçime katılım oranı yüzde 78’e düşmüş.

2019’da geçersiz oy oranı 45 bin civarında iken,

2024 yılında 60 bin geçersiz oy var.

Yani 15 bine yakın vatandaşımız “Oy vermek yerine oyunu geçersiz saydırmış”

Devam edelim rakamlara:

2019 yılında Büyükşehir Belediyesi CHP yani Muhittin Böcek’in aldığı oy oranı 714 bin 301

2024 yılında aynı CHP’nin adayı Muhittin Böcek’in aldığı oy oranı 706 bin 877’ye düşmüş. . .

Diğer ilçelerde de neredeyse aynı.

Sakın ola 2019 tarihinde “İYİ Parti ile ittifakımız vardı. 2024 tarihinde İYİ Parti aday çıkardı” filan demeyin 38 bin küsuratlı oy oranı ile yüzde 3’de kalmış. Ama bunun yanı sıra 2019 yılında Zafer Partisi, Yeniden Refah Partisi gibi bazı partiler aday çıkarmamış.

2024 yılında Zafer Partisinin adayı 24 bin küsuratlı, yeniden Refah Partisi ise 17 bin küsuratla, ne bileyim, Demokrat Parti 8 bin küsuratlı oy almışlar.

Ufak-tefek bağımsız v.s derken epey bir oy oranı tutuyor.

Sizin anlayacağınız Ak Parti’nin tabanın kimisi oy vermeye gitmemiş, kimisi oyunu geçersiz saydırmış, kimisi Ak Parti politikalarına yakın sağ cenahlı partilere oy dağıtmışlar.

Sizce bu CHP’nin muazzam, destansı bir başarısı mıdır?

Yoksa Ak Parti tabanının kendi partisine bir ders vermek istemesinin sonucu mudur?

Bunu tamamladığımıza göre diğer dikkatimi çeken konuya dönelim.

Seçimlerin ardından kurultay delegeleri benim dikkatimi çok çekti. Mesela Muhittin Böcek, Akseki Belediye Başkanı İlkay Akça, Döşemealtı Belediye Başkanı Menderes Dal, Finike Belediye Başkanı Mustafa Geyikçi, Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz, Konyaaltı Belediye Başkanı Cem Kotan, Alanya Belediye Başkanı Osman Tarık Özçelik var.

Muratpaşa İlçe Başkanı Can Okan Kıran var ama Ümit Uysal yok. .

Elmalı Belediye Başkanı Halil Öztürk, Korkuteli Belediye Başkanı Saniye Caran, Kaş Belediye Başkanı Erol Demirhan, Serik Belediye Başkanı Dr. Kadir Kumbul neden kurultay delegesi yapılmadı anlayamadım.

Çünkü belediye başkanları her zaman “Doğal delege” olarak adlandırılıyordu.

CHP, bu belediye başkanlarını gözden mi çıkardı yoksa genel merkez bu belediye başkanlarına güvenmedi mi anlayamadım.

Son sözümüz de İl Başkanlığı seçimlerinde belediye başkanlığından gelen gücünü kullanarak Antalya’da belirleyici güç haline gelmek isteyen Ümit Uysal’ın sahaya sürdüğü belediye başkan yardımcıları da dahil güzel ve hoş olmayan yöntemleri, delegenin tepkisini çekmiş.

Bir ağabeyimiz hatırlattı.

Geçtiğimiz Muratpaşa İlçe başkanlığı seçimlerinde, Ümit Uysal, Hasan Şahin’in karşısında aday olan Özgür Güngör’ün üst aramasının yaptırılarak oy kullandırmasını hatırlattı.

"Ümit Uysal ili dizayn etmeye çalışacağına, gitsin belediye başkanlığını yapsın" diyor.