1
  • BIST 10218.58
  • Altın 2444.587
  • Dolar 32.193
  • Euro 34.7877
  • Antalya 18 °C

ULAŞAMAMA 2

Teslime Tosun

Ulaşımla ilgili ikinci versiyon özel halk otobüsleri geliyor.

Bu yazı biraz uzun. Okumaktan sıkılıp, okumayı bırakırsanız gücenmem. 

Özel Halk Otobüsleri Başkanı Yasin Arslan, son yıllardaki Antalya’nın en önemli siyasi figürlerden birisi haline geldi.

Menderes Türel’in belediye başkanlığı zamanında, elinden Mevlüt Çavuşoğlu tutmamış olsaydı, o siyasi konjektörde silinip gidecekti. Ak Partinin içindeki dengelerini kendi lehine kullanarak aradan sivrilip çıktı.

Sonraki aşamalarda bu siyasi averajını çok iyi kullandı.

Elbette yaptığı işi iyi bilen insanlara saygı duymak gerek.

Yasin Arslan’da işini iyi bilen ve her türlü girdisini, çıktısını, gelişini, gidişini çok iyi biliyor. Bir işi iyi bilmenin avantajıyla bilgisini, özel halk otobüsleri lehine konuşturuyor.

Her esnaf başkanı gibi kendi esnafının haklarını ve çıkarını korumakla mükellef

Yasin Arslan’a otobüs sahipleri oy veriyor, vatandaş değil.

O nedenle onun önceliği halk değil, otobüs sahiplerinin cebine giren paradır. Kimse de onu bu nedenle yargılayamaz.

Her neyse Hasan Subaşı zamanında “Denetimli halk otobüsleri” adı altında bir şey çıkardılar ve belediyenin uhdesinde olması gereken otobüsler bir anda sistem değişti. Minibüsler yollardan çekildi ve yerine midibüsler geldi. Türel döneminde ise midibüsler gitti, yerine otobüsler geldi. Minibüsçüler odası, otobüsçüler odasına dönüştü.

Pandemi sırasında her esnaf gibi Otobüsçüler odasının esnafı da perişan oldu. Özel Halk otobüsü sahipleri de orada çalışan şoförler de, çok zor günler geçirdiler.

Ama taksici esnafı günü gayet iyi kurtardı.

Allaha şükür bunlar bitti ama benim anladığım kadarıyla Yasin Arslan’ın pandemi sırasında kafasında ampuller yandı ve bir daha da sönmedi.

Bir gün içinde otobüs esnafı olarak binlerce kişiyle uğraşıp, kazandıkları paraya bakıp, birde taksicilerin kazandıklarına bakınca kafasında kurguladığını hayata geçirmeye başladı. Zaten ellerindeki otobüsler de miadlarını, yani kullanım ömürlerini tamamlıyordu.

Midibüsten-otobüse geçildiği zaman, iki midibüs sahibi birleşip, bir otobüs alabilmişlerdi. Onların çoğunda da yazıları silmedikleri için biz Antalya’da aylarca İstanbul İETT yazan veya Kayseri Büyükşehir özel halk otobüsü yazan araçlara binmiştik.

Günlerce arka arkasına gelen zamlardan onlarda fazlasıyla nasiplerini almış, 2 liraya aldıkları mazot bir anda 30 lirayı çoktan aşmış oldu. Her akaryakıta gelen zam sonrasında zam istemek, belediye bütçesinden destek istemek, açıkta kalan zararlarını belediyenin sübvanse etmesini istemekten kendilerine de, kamuoyuna da gına gelmişti.

Kamuoyunda, belediyenin bütçesine göz diken esnaf kesimi olarak bilinmeye, vatandaşın gözünde ise irrite edici bir hal almaya başlamıştı ki, şansına biri Döşemealtı’nda, diğeri Kepez’de iki büyük hastane açılıyor. Devamında ise bildiğim kadarıyla 33 ayrı noktada taksi durağının açılacağı öğrenildi. Ve belediyenin elinde ise henüz dağıtılmamış, tahsis edilmemiş taksi plakaları vardı.

Önce kamuoyunun hazırlanması gerekiyordu.

Kurbağa pişirme yöntemini biliyorsunuz. Buradan anlatmama gerek yok.

İlk olarak otobüslerin gider kalemlerinin alt alta yazıldığı bir liste hazırladılar. Mazot, lastik, akü, şoför, SGK, gelir vergisi, şanzıman bakımı, klima bakımı, genel bakım, aylık ölü km, aylık maliyet, onarım, trafik sigorta, fenni muayene, oda aidatı, periyodik bakım, yağ değişim gibi giderlerini alt alta sıralayıp, 183 bin lira aylık giderlerinin olduğunu, bir ayda hesaplarına yatan paranın ise 128 bin lira civarında olduğunu belirterek aradaki farkın para kazanmadıkları gibi, zarar ettiklerinin altını çizdiler.

İşte biraz da abartılı hazırladıkları bu gider listeleri ile ABB Başkanı Muhittin Böcek’in karşısına geçip “Bakın bizler aylardır zarar ediyoruz ve bu zararı cebimizden karşılıyoruz. 65 yaş üstü, indirimli v.s derken taşıdığımız yolcu kapasitesi belli, hesabımıza yatan para belli. Belediye bütçesinden ya bize istediğimiz desteği verin, yani aradaki zararımızı karşılayın ya da elimizdeki yasal hakkımız olan hat plakaları alıp, bize yerine taksi plakası verin. Ulaşım işini siz yapın” denildi.

Bunu duyan Şoförler Odası Başkanı Mehmet Ali Alkan önce kazan kaldırdı. Ancak orada da AESOB dengeleri araya girdi. Anlaşma sağlandı ve birlikte hareket edilmeye başlandı.

Yasin Arslan, ilk aşamada belediye başkanı Muhittin Böcek ve ekibinin şiddetle bu teklifi reddetmesi üzerine, bazı esnaf oda başkanlarından oluşan bir ekiple Ankara’ya sefer düzenledi. Özellikle CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ziyaret edilip, Muhittin Böcek’e gerekli mesajlar verildi.

Bu arada hazırladıkları bir liste ile , otobüs esnafının dayanacak gücü kalmadığını kamuoyuna ara ara çıkıp beyanatlar vererek duyurdular. Şoför bulamadıklarından, şoför ücretlerinden, yükselen akaryakıt ücretlerinden, yakındılar.

(Ama bir de otobüs kullanan şoförlerin derneği var. Otobüs Şoförleri derneğinin istediği ücret verilmediği gibi, üyelere de fazla ücret verilmemesi, şoför piyasasını yükseltmemeleri gerektiğine dair otobüs sahiplerine mesajlar çekildiğini bilmeyen yok)

 

Yakındıkları bazı konularda sonuna kadar haklıydılar.

Otobüs esnafı teklif veriyor, bir ay sonra meclise geliyor, bu gün zam alıyorlar, gece akaryakıta bir daha zam geliyor.

Özel halk otobüsleri birer işletmedir. İşletme tatlı para kazanmayınca, esnaf neden bu işi yapsın?

Onun önceliği vatandaş memnuniyeti değil, kazandığı paradır. Belediyenin önceliği para kazanmak değil, vatandaşın memnuniyeti, asli görevidir.

O nedenle sebep, sonuç sorgulamaz. Arap saçına dönmüş ulaşımda, 45 derece sıcağın  otobüs bekleyen Muhittin Böcek'i sorumlu tutar. Bilmez arkada neler olduğunu, Böcek'i sıkıştırmak için neler yapıldığını. Ayrıca bilse bile bu onun sorunu değil.  Bu işler vatandaşı da ilgilendirmez. O aldığı hizmete bakar. Hizmet varsa da, yoksa da sorumlu bellidir. 

Ama bir şey daha söyleyeyim. Bizim halkımız görecelidir. Bu gün çektiği ulaşım çilesini, yarın tam zamanında durağa gelen, klimalı, konforlu otobüsler yerini alınca aylardır çektiklerini bir anda unutuverir.

Özel Halk Otobüsü olarak 491 kayıtlı plaka var. Ama 131 plaka sahibinin otobüsü yok.

Her ne kadar Yasin Arslan başkan “Maddi imkansızlıklar nedeniyle otobüslerini sattılar” dese de bazıları parayı verip, hat satın aldılar ama hiçbir zaman otobüs almayanlar var içlerinde. Otobüs plakasını, hattını bir yatırım aracı olarak görenler de otobüs plakası alıp, bir kenara koydular. Hat ücretleri yükselince satmak üzere.

360 halk otobüsü yollarda olması gerekirken, arızalar, aldığı parayı yeterli bulmayanlar gibi çeşitli nedenlerle en az 150 tanesi hatlardan çekilmiş vaziyette.

(Ama birazda ulaşımı zorlaştırarak, Muhittin Böcek’i anlaşma masasına çekmek için kasıtlı işi yavaşlatma olabilir)

Aylardır süren pazarlıklar, ince ince oya gibi işlenen olayların sonunda Muhittin Böcek sonunda “Ben önceki dönem belediye başkanlarının yaptıklarını eleştirmiyorum. O dönemin gerekleri böyle olmuş, özel halk otobüsüne çevirmişler. Ama Muhittin Böcek olarak ulaşımın belediye tarafından yapılması gerektiğine inanıyorum. Bunun için de ne otobüs sahiplerinin ne de vatandaşın mağdur olmayacağı bir çözüm hazırladık” deme noktasına getirdiler.

ABB Başkanı Muhittin Böcek, ulaşım sorunun çözmeye mecbur. Zira o vatandaşa hesap vermek durumunda. Bu kentin tüm sorumluluğu onda. O'da halkın ulaşım sorunun çözmek için yapması gerekeni yapıyor. 

Günün sonunda ise, Otobüsçüler Odasının istediği ticari taksi plakaları ABB tarafından hat sahibi otobüsçülere verilecek.

Anlaşmaya göre bu işlem süreç içinde yapılacak. Örneğin 150 otobüs hattıyla birlikte belediyeye devredilecek, 150 taksi plakası verilecek. Bunlar kura ile mi verilecek, isteğe bağlı mı verilecek bilmiyorum. Örneğin bir yıl sonra 50 ticari taksi plakası verilip, yollardan 50 tane daha özel halk otobüsü çekilecek.

Şimdi gelelim ince ince oya gibi işleme mevzusuna.

Biliyorsunuz Antalya’da bir ticari taksi durağıyla birlikte öldüm fiyatı 4-5 milyon civarında. Elbette alış veriş merkezleri, havalimanı gibi gözde ticari taksi duraklarından bahsetmiyoruz. Onlar artık 10 milyon 20 milyonu çoktan aştı bile.

Eee bir otobüs hattıyla birlikte bir ticari taksi eder mi sizce?

 

Size bir olay anlatacağım.

Antalya’da otobüs, midibüs, servis aracı gibi ticari araçları Kepezaltı’nda bir oto galeri yapıyor genellikle.

Yaklaşık 1.5 yılı aşkın bir süre önce Antalya’daki otobüsler satışa çıktığında hattıyla birlikte 250 bin lira civarındaydı.

Nerden biliyorsun deyin, cevap vereyim. Sahibinden araç satan sitede Antalya olarak filtrelediğiniz zaman Antalya’daki tüm araçlar önünüze geliyordu. Biz de arkadaşımın elindeki minibüsü satmak için araç fiyatlarına bakıp, bizim ne kadara satışa koymamız gerektiğini inceliyorduk.

Oradan hafızamda kaldı.

Şu anda, bu yazıyı yazdığım sırada sahibinden internet satış noktasında yaptığım kontrollerde Şanlıurfa Belediyesi yazılı 2011 model aynı marka otobüs 450 bin lira. Ankara’dan ilana çıkan başka bir 2011 model otobüs 430 bin lira. Samsun Büyükşehir Belediyesi yazılı 2011 model araba 430 bin lira, Kocaeli Büyükşehir yazılı 2014 model otobüs 738 bin lira, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi yazılı 2013 model otobüs 500 bin lira, Hatay Büyükşehir Belediyesi yazılı 2015 model bir başka otobüs 609 bin lira yazıyor.

Antalya’da ise 3 ilan vardı. 2013 model şehir içi ulaşımda kullanılan aynı otobüs hatsız olarak 1 milyon 100 bin lira. 2015 model otobüs yine hatsız 1 milyon 820 bin lira.

2013 model başka bir otobüs ise hattıyla birlikte 4 milyon 250 bin lira.

Bilmem anlatabildim mi?

Telefonla arayın bakalım, 2013 model hattıyla birlikte satacak mı?

Not: Dün otobüs kartımın vizesi için Otogar’daki kart merkezine gittim. Tam bu sırada ASAT’daki ulaşım toplantısından çıkan Yasin Arslan’ı gördüm ve aracının önünü gelin arabası gibi kestim. Yasin başkanın ya gerçekten parası yoktu, ya da eli kısmır, bana zarf içinde para vermedi.

 

Bu yazı toplam 1858 defa okunmuştur.
  • Yorumlar 2
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Yazarın Diğer Yazıları
    Tüm Hakları Saklıdır © 2018 Antalya Haberal | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.